Hukuk Rehberi

Akran Zorbalığı Suç Mudur?

Akran zorbalığı son yıllarda ebeveynlerin önemle üzerinde durması gereken bir sorundur. Genellikle belirli yaş gruplarında görülen bu davranış aslında psikolojik bir rahatsızlığın göstergesidir. Erken zamanda gerekli tedavilerin yapılmaması halinde ilerleyen yaşlarda ciddi suçlar işleme potansiyeline sahip bir birey yetişebilecektir. Yazımızın ilerleyen bölümlerinde detaylı olarak üzerinde duracağımız akran zorbalığı olarak kabul edilen fiili ve sözlü davranışların büyük çoğunlu Türk Ceza Kanunumuzda suç olarak tanımlanmıştır. Akran zorbalığı suç mudur? Konusunda bilgi verirken sık sık değineceğimiz akran zorbalığı türleri hakkında bilgi sahibi olmamız gerekir. Böylelikle hangi akran zorbalığı türlerinin suç teşkil ettiğini anlamamız daha kolay olacaktır.

Akran Zorbalığı Türleri

Akran zorbalığı türleri genellikle 4 farklı başlık altında incelenir. Bunlar;

  1. Fiziksel zorbalık; Vurma, itme, eşyalarına zarar verme
  2. Sözlü zorbalık; Küfür etme, hakaret etme, küçümseme, lakap takma
  3. Duygusal Zorbalık; Dışlama, hakkında iftira atma
  4. Siber Zorbalık; Sosyal medya platformları aracılığı ile tehdit ve hakaret, özel hayata ilişkin bilgi ve belgelerin ifşa edilmesi

Görüldüğü gibi tüm bu fiili ve sözlü davranışlar ahlaki ve etik yönden doğru olmadığı gibi ceza hukuku açısından da suç teşkil eden fiillerdir. Dilerseniz akran zorbalığı olarak kabul edilen bu davranışların ceza kanunumuzdaki suç olarak tanımlanmış karşılıklarına değinelim. Böylelikle akran zorbalığının suç olup olmadığı somut verilerle daha net anlaşılacaktır.

Akran Zorbalığının Hukuki Boyutu

Yukarıda yapmış olduğumuz kısa bilgilendirmelerden sonra tahmin edebileceğiniz gibi akran zorbalığının evet suç olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hukuk sistemimiz belili yaş altındaki bireylerin cezalandırılmasını mümkün kılmasa da; Bu yasal düzenleme akran zorbalığının suç olduğu sonucunu değiştirmeyecektir. Aşağıda detaylarını belirmiş olduğumuz fili ve sözlü davranışlar akran zorbalığı olarak kabul edildiği kadar ayrıca ceza kanunumuzda da suç olarak tanımlanmış fiillerdir.

Alay Etme, Küçük Düşürme ve Aşağılama

Akran zorbalığının en sık gerçekleştiği türleri arasında bu sözlü davranışlar gelir. Bu sözlü davranışların ceza kanunumuzdaki karşılığı ise genellikle; Hakaret suçudur. Hakaret suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunumuzun 8. Bölümünde “Şerefe Karşı Suçlar” başlığı altında 125. Maddesinde düzenlenmiştir. TCK 125/1 maddesinde yapılan tanıma göre;

            “TCK md. 125/1; Bir kimse, onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydın iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.”

Alay etme, küfür etme, aşağılama ve küçük düşürme gibi akran zorbalığı olarak kabul edilen sözlü davranışlar adeta birebir şekilde TCK 125/1 maddesinde hakaret suçu olarak tanımlanmıştır.

Vurma ve İtme

Akran zorbalığının sık karşılaşıldığı bir başka davranış ise fiziki hareket şeklinde gerçekleşen vurma ve itmedir. Bu vurma ve itme gibi davranış sonucu kişinin bedensel olarak zarar görmesi diğer bir ifade ile yaralanması kaçınılmazdır.

Yaralanma ile sonuçlanan bu fiili davranışlar da yine Ceza Kanunumuzda suç olarak tanımlanmıştır ve akran zorbalığının karşılığı olarak “kasten yaralama suçuna” denk gelmektedir. TCK 86. Maddesinde yapılan tanıma göre;

TCK md. 86/1; Kasten bir başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıl altı aydan, üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

TCK md. 86/2; Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması halinde mağdurun şikayeti üzerine altı aydan bir yıl altı aya kadar hapis cezası veya adli para cezasına hükmolunur.

Tehdit

Akran zorbalığının sık görüldüğü bir başka türü de tehdittir. Tehdit de yine ceza kanunumuzda suç olarak tanımlanmış fiiller arasında yer alır. TCK106 maddesinde yapılan tanıma göre;

“TCK md. 106; Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı dokuz aydan az olamaz. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, iki aydan altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.”

Eşyalarını Alıp Vermeme

Akran zorbalığı arasında hukuki açıdan en önemli ve ilerleyen yaşlarda çok daha ciddi filler ile sonuçlanan eylemin eşyalarını zorla alıp geri vermemeyi görüyoruz. Çünkü bu tür gerçekleşen fiili davranışın ceza kanunumuzdaki karşılığı “yağma” suçudur. Halk arasında “gasp” olarak da bilinen bu fiili hareket nedeniyle Türk Ceza Kanunumuzda çok ciddi yaptırımlar düzenlenmiştir.

Bu şekildeki bir fiili davranışı hukuki açıdan diğer durumlara nazaran daha önemli kılan en önemli unsur “zorla eşyalarını alma” şeklinde gerçekleşen fiilin içinde farklı birçok zorbalık türüne rastlanılmasıdır. Örneğin çocuğunuz tehdit veya fiziki müdahale (dövme, itme, darp etme vs.) arkadaşına ait bu eşyayı zorla alabilir. Bu da farklı zorbalık türlerine birer örnektir. Dilerseniz eşyalarını zorla alma ve geri iade etmeme şeklinde gerçekleşen bu hareketin Türk Ceza Kanunumuzdaki karşılığına değinelim. Yukarıda örneklerini vermiş olduğumuz bu tür davranışların TCK’daki karşılığı “yağma” suçudur.

TCK 148/1; Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

TCK 148/2; Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.

Bir Şeyi Yapıp veya Yapmamaya Zorlamak

Herhangi bir şeyi yapıp veya yapmaya zorlamak şeklinde gerçeklene hareketler de akran zorbalığında sık görülen bir davranıştır. İçerisinde TCK 106. Maddesinde yer alan tehdit unsurlarını da barındırsa da bu şekilde gerçekleşen bir hareketin TCK’daki karşılığı genelde “şantaj” suçudur. Yine çocuğun ilerleyen yaşlarında farklı suç tiplerine bürünmesine neden olabilecek bu davranış Türk Ceza Kanunumuzun 107. Maddesinde düzenlenmiştir.

TCK 107/1; Hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

TCK 107/2; Kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması halinde de birinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.

İfşa Şeklinde Gerçekleşen Akran Zorbalığı

“İfşa” kelime anlamı itibariyle; “gizli bir bilgiyi açığa vurma, açıklama ve yayma” olarak tanımlanmıştır. Genellikle siber zorbalıkta rastlanılan bu durumda özel hayata ilişkin bir bilgi, belge veya görüntünün açıklanması, yayılması şeklinde gerçekleştiğinde Ceza Kanunumuzda yer alan “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçunu oluşturacaktır. TCK 134 maddesinde ise bu suç şöyle tanımlanmıştır.

TCK 134/1; Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır.

TCK 134/2;Kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.

AKRAN ZORBALIĞI SUÇ MUDUR
AKRAN ZORBALIĞI SUÇ MUDUR

Hangi Zorbalıklar Suç Olarak Kabul Edilir?

Akran zorbalığı suç mudur? Konusunda yukarıda yapmış olduğumuz açıklamaları ve örnekleri çoğaltmak mümkündür. Görüldüğü gibi akran zorbalığı olarak kabul edilen birçok fiili ve fiziki davranış ayrıca temel ceza kanunumuzda suç olarak tanımlanmış fiillerdir. Yapmış olduğumuz bu bilgilendirmeler sonrasında akran zorbalığının suç olduğu yönünde bir tereddüdünüz kalmadığını düşünüyoruz.

Dilerseniz yukarıda vermiş olduğumuz bilgileri bir tablo şeklinde özetleyerek ceza kanunumuzdaki suç karşılıklarını yazalım.

AKRAN ZORBALIĞISUÇKANUN MADDESİ
Vurma, itme, tokat atma, tekmeleme gibi fiziki davranışlarKasten Yaralama, Neticesi Sebebiyle Kasten Yaralama SuçuTCK 86, TCK 87
Alay etme, lakap takma, küçük düşürme veya aşağılamaHakaret SuçuTCK 125
Döverim, ailene söylerim, seni rezil ederim vs.Tehdit ve Şantaj SuçuTCK 106, TCK 107
Eşyaları zorla alma, izinsiz kullanma, geri vermemeYağma, Nitelikle Yağma ve HırsızlıkTCK 148, TCK 149, TCK 141
Kişisel işlerini veya ödevlerini zorla yaptırmakŞantaj SuçuTCK 107
Sürekli rahatsız etme, huzurunu bozmaKişilerin Huzur ve Sükununu BozmaTCK 123
Kişisel görüntü ve bilgileri yaymakla tehdit etmeÖzel Hayatın Gizliliğini İhlal, ŞantajTCK 134, TCK 107
Sosyal medya aracılığı ile hakaret ve tehditSiber zorbalık, Tehdit, HakaretTCK 125, TCK 106

Akran Zorbalığı Cezalandırılabilir Mi?

Esasen akran zorbalığı suç mudur? Şeklinde bir araştırma yapıyorsanız büyük ölçüde bu hareketlerin suç olduğunu sizde düşünmektesinizdir. Asıl sorun bu fiili ve sözlü davranışları sergileyen çocukların cezalandırılıp cezalandırılamayacağındadır. Bunun için yine Türk Ceza Kanunumuzda yer alan hükümler dikkate alınmalıdır.

Türk Ceza Kanunumuz belirli yaş altındaki çocukların işlemiş olduğu suçlardan ötürü cezalandırılamayacağını öngörmüş, belirli yaş gruplarındaki çocuklar içinde farklı güvenlik tedbirleri düzenlemiştir.

12 Yaş Altındaki Çocuklar

Türk Ceza Kanunumuzun 31/1 maddesinde yer alan hüküm gereği suç tarihinde diğer bir ifade ile zorbalığın gerçekleşmiş olduğu tarihte 12 yaşını doldurmamış çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Yukarıda yapmış olduğumuz ve suç olarak kabul edilen akran zorbalıkları nedeniyle zorbalık yapan çocuğun 12 yaş altında olması halinde ceza verme yoluna gidilemez. Ancak gerektiğinde çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir.

12 – 15 Yaş Arasındaki Çocuklar

Ceza Kanunumuzda yer alan bir başka yaş grubu ise 12 – 15 yaş aralığında bulunan çocuklardır. 12 yaşından küçük çocukların aksine bu yaş grubundaki çocukların suç olarak kabul edilen akran zorbalıklarını gerçekleştirmeleri halinde ceza hukuku açısından yargılanarak cezalandırılmaları mümkündür.

Yapılan araştırmalara göre akran zorbalığının en yoğun ve fazla gerçekleştiği dönemin 13 – 14 yaş grubu olduğu yönündedir. Çocuğun henüz bu yaşta yargılanması hatta yargılama sonunda ceza alması hukukçu olarak bizi de derinden üzmektedir. Ancak ıslah olması açısından bu yaptırımlar zorunludur.

Çocuğun 12 – 15 yaş grubunda bulunmasına rağmen; İşlemiş olduğu fiilin hukuki anlam ve sonuçlarına algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması halinde yine ceza sorumluluğu olmamakla beraber çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir.

12 – 15 yaş grubunda bulunan çocuğun; İşlemiş olduğu fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı durumunda ise cezalandırılması mümkündür. Bu durumda yukarıda belirtmiş olduğumuz suç tiplerinde yazılı ceza miktarlarında yarı oranında indirim yapılır.

15 – 18 Yaş Arasındaki Çocuklar

TCK 31. Maddesinde yer alan bir başka yaş grubu ise 15 ile 18 yaş arasındaki çocuklardır. Suç olarak tanımlanmış akran zorbalığını gerçekleştiren çocuğun 15 ile 18 yaş arasında olması halinde hakkında verilecek olan 1/3 oranında indirilir.

Akran Zorbalığının İdari Yönden Cezalandırılması

Akran zorbalıkları genellikle okul çağında gerçekleşen bir harekettir. Yukarıda yapmış olduğumuz açıklamalardan da anlaşılacağı üzere ceza hukuku açısından cezalandırılmasını mümkün kılan düzenlemeler olduğu gibi idari yönden yani okulda gerçekleşen akran zorbalıklarında disiplin cezası ile cezalandırılması mümkündür. Bu disiplin cezaları uyarı, kınama, okuldan uzaklaştırma veya örgün eğitim dışına çıkarma gibi gerçekleşebilir.

Akran zorbalığı hakkında idari yönden ya da ceza soruşturması için şikayet hakkınızı kullanmak için takip etmeniz gereken yollar hakkında bilgi almak için; “Akran Zorbalığı Nereye Şikayet Edilir?” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.

Çocuğum Akran Zorbalığı Yapıyor Ne Yapmalıyım?

Çocuğunuzun akran zorbalığı yaptığını kabul etmeniz aslında bu konuda en büyük adımı attığınızın işaretidir. Maalesef ki birçok ebeveyn buna çözüm aramak yerine öncelikle akran zorbalığı suç mudur? Konusunda araştırma yapıyor ve çocuklarının zorbalık yaptıklarını kabul etmiyorlar. Bu zaman zaman anne / babanın çocuğunu koruma içgüdüsü ile hareket ettikleri yönünde kabul görülebilir ise de; Çocuğun bu tür hareketlere ceza hukuku açısından “çocuk” statüsünden çıkmasından sonra da devam edebileceğini, ilerleyen yaşlarda ceza hukuku açısından bu kadar avantajlı olmayacaklarını düşünmeleri önemlidir.

Bilindiği üzere hukuk sistemimizde 18 yaş altında suç işleyen çocuklar; “suça sürüklenen çocuk” olarak tabir edilmektedir. Diğer bir ifade ile suçu işlemesinde çocuktan çok diğer çevresel etkenlere sorumluluk yükletilmektedir. Bu çevresel etkenlerin başında da anne ve babalar gelmektedir.

Çocuğunuzun 8 – 9 hatta 14 – 15 yaşlarında okul arkadaşlarını itmesi, dövmesi veya dalga geçmesi, eşyalarını izinsiz alarak vermemesi unutmayınız ki ilerleyen yaşlarda; Kasten yaralama, hakaret, tehdit, şantaj, yağma hatta çok daha ağır yaptırımları olan “kasten öldürme” olarak kabul edilecek ve ceza hukuku açısından ciddi yaptırımlarla karşılaşacaktır.

Bu nedenle öncelikle çocuğunuzu bu konuda gözlemlemeniz sonrasında çocuğum akran zorbalığı yapıyor diyorsanız geciktirmeksizin psikolojik destek almanızı öneririz. Bu şekilde ilerleyen yaşlarda daha fazla suç işleme potansiyeli yüksek bir birey yetiştirmenin önüne büyük oranda geçmiş olacaksınız. Unutmayınız; Ağaç yaş iken eğilir…

Akran Zorbalığı Suça Yönelimi Arttırır Mı?

Akran zorbalığı suç mudur? Konusunda bilgi verdikten sonra durumun önemini anlamanız açısından biraz da bu konuda yapılan araştırmalar hakkında bilgi verip yazımızı sonlandıralım.

  • TÜİK verilerine göre; suça sürüklenen çocukların yaklaşık %33’ü ilerleyen yaşlarda (18 üstü ve sonrası) tekrar suç işlemişlerdir.
  • ABD’de yapılan bir araştırmaya göre yine 12 yaşından önce suç işleyen çocukların yaklaşık %60’ı ilerleyen yıllarda suç işlemeye devam etmişlerdir.
  • İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre ise yine çocuk yaşta suç işleyen bireylerin ilerleyen yaşlarda ve çocuk statüsünden çıktıkları yaş gruplarında daha önce işledikleri suçları 3’e katlamışlardır.

Bu veriler bizlere durumun ciddiyetini bir kez daha göstermektedir.

Sonuç; Akran Zorbalığı Suç Mudur?

Hukukçu ve bir ebeveyn olarak akran zorbalığının suç olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yapmış olduğumuz bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere bu konuda ebeveynlere önemli görevler düşmektedir. Öncelikle her ebeveyn akran zorbalığı hakkında temel bilgilere sahip olmalı ve çocuğunun bu şekilde bir zorbalık yaptığını düşünmesi halinde geciktirmeksizin bu konuda destek almaları gerekir. Unutmayınız ki ileride suç işlemeye yetişkin bir birey yetiştirmemek büyük ölçüde sizin elinizdedir.

Akran zorbalığı daha çok okul, kreş veya dershane gibi eğitim kurumlarında görülmesi nedeniyle bu kurumlarda bulunan rehberlik servislerinden gerekli bilgilerin ve desteğin alınarak hareket edilmesi halinde daha sağlıklı sonuçlar alabileceksiniz.

Akran zorbalığının cezası var mı?

Yukarıda yapmış olduğumuz açıklamalardan da anlaşılacağı üzere akran zorbalığı sayılabilecek bir çok hareket ayrıca Türk Ceza Kanunumuzda suç olarak tanımlanmıştır. Yukarıda hazırlamış olduğumuz tabloda yer alan davranışların ceza kanunumuzdaki yer alan suç tanımından gerekli bilgilere ulaşılabilir.

Akran zorbalığı dava edilir mi?

Akran zorbalığı bir suç olduğundan dava edilebilir. Ancak ceza hukukunu ilgilendiren bir konu olması nedeniyle öncelikle Cumhuriyet Savcılığına veya kolluk kuvvetine bu konuda şikayette bulunulması gerekir.

Zorbalık polise şikayet edilir mi?

Evet. Zorbalığın suç olarak tanımlanmış fiillerden olması halinde polis, jandarma gibi kolluk kuvvetine bu konuda şikayet hakkınızı kullanabilirsiniz. Ancak akran zorbalığı genellikle yaşı küçükler arasında gerçekleştiğinden öncelikle bu konuda okul yönetiminden bilgi alınması daha yararlı olacaktır.

Akran zorbalığı nereye şikayet edilir?

Akran zorbalığının öncelikle okul yönetimine şikayet edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu şikayete rağmen herhangi bir netice alınamaması halinde cezai soruşturma için Cumhuriyet Savcılığı veya kolluk kuvvetlerine bu konuda şikayet hakkınızı kullanabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu